31 Temmuz 2012 Salı

Hamile Pilatesine devamm:)

  
   Başlıktan da belli olduğu gibi yıllık izinlerim dışında diğer günlerimde aksatmadan pilatesime devam ediyorum. Pilates seansım sonunda insana öyle güzel bir dinlenmişlik geliyor ki değeri paha biçilemez.

  Özellikle bu hareket, dengede durması çok zor ama omurganın güçlenmesine çok faydası olan bir hareket, sırt kaslarınında güçlendiriyor. Ehh ileri ki aylarda bu kaslarımın desteğine çok ihtiyacım olacak :) Bel ağrılarım yavaş yavaş başlıyor.


 Hamilelikte en büyük korkup gece uykuda bacağıma kramp girmesi ama çok şükür ki henüz başıma gelmedi. Pilateste yaptığımız esneme hareketlerinin faydası oluyor sanırım. Pilatesin faydaları saymakla bitmez. O yüzden  bu muhteşem süreci yaşayan tüm herkese ısrarla hamile pilatesini tavsiye ediyorum. Çünkü insanı daha mutlu daha enerjik yapıyor...




28 Temmuz 2012 Cumartesi

24. Hafta :)

   Veeee listeden yeşil üzümüde çıkarıyorum. Kesinlikle yiyemediklerim arasında yer alacak artık. Dün öğle yemeğinde yeşil yeşil üzümleri görünce dayanamayıp aldım. Ancak yemekhaneden aşağı inene kadar midemi o kadar kötü bulandırdı ki ne yazık ki  tüm yediklerimi çıkarmak zorunda kaldım. Bunun dışında 24. haftamın rahatlığını doya doya yaşıyorum. Her geçen gün karnımın büyüdüğü görmek çok tuhaf ama bir o kadar da heyecan verici bir durum.

   Her konudaki rahatlığımız kızımın odası ve ismi konusunda da devam ediyor. Benimle yakın dönem hamilelik yaşayan arkadaşlarımoda takımlarını ısmarlamışlar. Bizde her şeyi Eylül ayını ertelemiş durumdayız. Bakalım neler olacak:)

   Bu hafta tatil dönüşü olduğu için hafta nasıl geçti anlamadım. Bu haftanın hızlı geçmesinin bir nedeni de tatil dönüşü eve girince yaşadığımız sıkıntıydı. Biz yol boyunca eve gidip duş almanın hayalini kurarken banyo bize oyununu oynadı. Eve girdiğimizde koşarak banyoya girdim önce ben diyerek ama ışıkları yaktığımda büyük bir şok yaşadım. Banyoyu su basmış.... Vıcık vıcık su içinde. Şohben patlamış :( Yerde paspasların  ve havluların olması suların diğer odalara geçmesini engellemiş. Perşembe gününe kadar şohben al, takdır derken hafta böylece bitti. Bugün günlerden cumartesi, günümü dinlenerek ve kızını dinleyerek geçireceğim.

Mutluluk, koltuğa uzanarak kızımın hareketlerinin seyredebilmektir...



24 Temmuz 2012 Salı

Limonlu ve Karadutlu Dondurma :)

    Yaz aylarının vaz geçilmez lezzetidir dondurma. Gerçi benim için yaz kış demeden tükettiğim harika bir tatlıdır.
  
    Ama bu senenin diğer senelerden çok büyük bir farkı var. Hayatım boyunca yediğim dondurmalar vanilyalı, karamelli, fıstıklıydı. Hatta Hacıbozan dondurmacısında keşfettiğim Tiremisulu dondurma en favori dondurmamdı. Hamileliğimin başlarında çok tatlı diyip yemeyi bıraktım bu güzelim lezzeti. Hatta canım hiç dondurma istemiyordu.

 
   Taaa ki bir gün dondurmacının önüne dikilip "ekşi olan tüm dondurmalardan istiyorum" diyene kadar. Bunu ben mi demiştim."Meyveli dondurma mı olur, hele de limonlu yenir mi?" diyen ben şimdi limonlu dondurmaya bayılıyorum. Üstelik limonlu dondurma yedikçe kızımın kıpır kıpır olması acayip mutlu ediyor beni... Limonlu dondurmadaki favori mekanın Bodrum Penguen. Bodruma giderseniz mutlaka ama mutlaka Penguen' e uğrayın.




   Tabi İstanbulda yaşadığımız için her zaman Penguen'den dondurma almam mümkün değil :) Bu durumda imdadıma Algida yetişti. Yaptıkları meyveli dondurmalar süper...

  Bir de Karadutlu dondurma:) ikisi bir arada muhteşem oluyor. Başka bir şey yemeye gerek yok:)






Mutluluk, dondurmaları yerken kızının tekmeler atması ve bunu her seferinde tekrar tekrar yaşayabilmektir...

22 Temmuz 2012 Pazar

23. Hafta ve Bodrum :)

   Gezenti ailesi olan biz, Salı günü Assos'ta çıkan rüzgar ve dalgadan denize giremeyince hızlı bir karar vererek hemen tatil rotamızı değiştirdik ve yola çıktık :)
  Tek endişem bizim bu tempomuza kızımın sıkıntı çıkarmasıydı. Virajlı yollardaki mide bulantılarım ve kusma halim haricinde yol sorunsuz geçti. Gece saat 23:00 gibi Bodrumdaki evimize geldik.  Hiç vakit kaybetmeden deliksiz bir uyku ile yeni güne uyandım:) Güneşin ve denizin Cennetinde, Bodrumda, tatilimize devam ettik. Bizim bu ani plan değişikliklerimize artık ailelerde alıştı. Artık tek dedikleri "hayırlısı ile şu bebek bir doğsa"....

Evimizin manzarası muhteşem... Kelimelerin kifayetsiz kalacağını bildiğim için size manzaradan bir görüntü paylaşmak istedim. Denize girmek dışında fırsat buldukça da yerdeki çimlere yalın ayak basarak tüm olumsuz ve kötü enerjileri toprağa bıraktım. Huzur, huzur ve huzur....




Denizin beraklığına bakın, insan burada nasıl huzur bulmaz değil mi?




Tatilimdeki dinlenen anlatmakla bitmez. 23. haftam o kadar sakin ve güzel geçti ki darısı devam edecek diğer haftalara:)


18 Temmuz 2012 Çarşamba

Pasta İstasyonu :)

   Sizlerle daha çok yolun başında olduğumuz yeni blogumu paylaşmak istiyorum :)

                                            http://pastaistasyonu.blogspot.com/   

     Hayatım boyunca yapmaktan zevk aldığım şeylerden biriydi pasta ve kek. Mutfağımda kek yaparken sanki sanat eseri yapıyormuşcasına havaya girer, kendimi bambaşka hayallerin içinde bulurdum. Hatta çocuk isteğim bile bu hayallerden sonra gelirdi. Ama malum evdeki hesap çarşıya uymadı ve kızım apansız kapımızı çalıverdi:) gelişiyle bir anda tüm hayallerim o oluverdi.

  


 Ta ki Niliş ile aynı hayalleri kurduğumuzu farkedinceye kadar... Niliş benim can arkadaşım. Hayatima tam 1 yıl önce iş arkadaşım olarak girdi. Zamanla hayatımdaki boşluğu öyle güzel ve sessizce doldurdu ki ondan ayrı kaldığımda bir yanım hep eksik oluyor. Eşi dışında kaç insanin bakışlarla anlaştığı arkadaşı vardır ki. İşte Niliş onlardan biri...
    Bir gün nasıl olduysa kızımdan bahsederken konu pastacılık hayallerine aslında hayallerimize geçti:) ve şimdi " bir elin nesi var iki elin sesi var" dan güç alarak bir blog kurduk. Bu blog hayallerimizin ilk basamağı ve artık hayallerimizi düşünürken koca bir gülümseme ile NEDEN OLMASIN diyoruz:)

15 Temmuz 2012 Pazar

Assos'da Tatil Başlıyor:)


  Cumartesi sabahı saat 4.30 gibi yola çıktık. 5.30 gibi de tatilde bize eşlik edecek arkadaşlarla bulustuk:)  

Yollarında boş olmasının güzelliğini yaşayarak Assos'a geldik. Yolda yaşadığım tek sıkıntım Assos'a yaklaşırken ki virajlarda oldu. Arabada biraz fazla hareket edip, bir arka kolduğua uzan sonra öne dön derken ben kendimi arabayı sağa çektirmiş kusarken buldum. bütün yol boyunca da az yemiştim ki midem bulanmasın diye. ama virajlar sağolsun gayretlerimi boşa çıkardı :(

Günümüzün tek sıkıntısı bu olsun diyerek yolumuzu bitirdik. Saat 12 gibi otelimizi bulduk, yerleştik veee bir şeyler atıştırıp denizin tadını çıkarmaya başladık. Assos'un denizi Bozcaada kadar soğuk değil. Kızım bir kere bile kasılmadı :) O kadar rahatım ki kaburgamdaki ağrı dışında bir şikayetim yok. Çok şükür:)




Kaldığımız motelin link'ini sizinle paylaşmak istedim. Motelin yemekleri özellikle mezeleri harika... Yemekte  Deniz Mezgit'i yedim muhteşemdi. Sade olan her şeyi rahatlıkla yiyebilmenin mutluluğu içinde balığımı bir çırpıda yedim:) Böylece ilk günümüz hemen bitti:)




http://www.sokakagzimotel.com/


13 Temmuz 2012 Cuma

22. Hafta :) ve Detaylı Ultrason

 Sayılı gün çabuk geçer derler ya bu hafta da öyle çabuk geçti. Malum 1 yıllık yorgunluğunu atmak için bu hafta yıllık izne çıkıyoruz. Kabul ediyorum biz gezenti ailesi olarak  neredeyse her ay bir yerlere gittik. Ama her tatile çıkışımda sanki bu yılın ilk tatiliymiş gibi heyecanlanıyorum:)

   Bu sefer dümenimizi Asos'a çevirdik. Soğuk deniz aşığı olduğumuz için koşa koşa gidiyorum:)

    Bu haftanın hızlı geçmesinin diğer bir nedeni de hafta başında detaylı ultrason yaptırdık. Sabah 9 da başlayan maceramız öğleden sonra saat 13.30 gibi bitti.
   Adı gibi gerçekten detaylıydı. Kızımın her bir organına tek tek baktılar. Yüz üstü durduğunda bakılan her organa, arkasını döndükten sonra da baktılar. Arkasına döndü diyorum ama tahmin edersiniz ki bu dönme çok kolay olmadı. Kimisinde 30 - 45 dk arası süren bu kontroller bizde 5 saate yakın uzamasına neden oldu:) Şimdi gülüyorum bu duruma kızımın ne kadar inatçı olduğu şimdiden belli oldu. Önce ellerini açmadı. Doktor "bir ara verelim sen biraz yürü 30 dk sonra gel" dedi.  30 dk sonunda sadece bir elini açtı. Diğer elini açmayınca gene ara verdik. Bu durumun en güzel yanı her seferinde onu daha çok seyretme fırsatımın olması oldu. Tabi ben bu kadar mutlu iken doktorumun sıkıldığına eminim. Yarım saatlik aradan sonra çok şükür elleri açık ama asık bir suratla bizi karşıladı :) Doktorun o an yakaladığı ultrason resmine baktıkça hala çok gülüyorum:) Ön tarafından kontrolleri yapılan kızım bu sefer ne yaptıksak arkasını dönmedi. Gene yarım saatlik bir aradan sonra artık zafer bizimki. Belli ki çok fazla dürtüldüğü için bize küsüp arkasını dönmüştü. Size yüzümü göstermeyeceğim dercesine... Böylece ihtiyacımız olan arka organlarında kontrolleri yapıldıktan sonra he şeyin normal seyrinde gittiğini öğrenip mutlu bir şekilde evimize döndük:)



12 Temmuz 2012 Perşembe

Pilates:)

 
 Hamilelik sürecimde yaptığım en doğru şey kesinlikle hamile pilatesine başlamak oldu. Haftada 2 gün ama 3 günde olsa seve seve giderim. Esneme hareketleri o kadar güzel rahatlatıyor ki eve gittiğinde rahatlamış, hafiflemiş hissediyorum:) Yoğun iş stresinden sonra pilates dünyası bambaşka geliyor...

   Pilates de bu aralar kollara yoğunlaştık. O kadar tembeller ki nasıl bebek taşıyacağım merak ediyorum:) Yoğunlaşmamız o kadar fazla yaparken neredeyse alıyorum. Çin işgencesi gibi:) ama sonrasında tatlı tatlı kas ağrısı var ya çok çok keyif verici...  Hedefim doğumdan sonrada pilatese aralıksız devam etmek. Çünkü hocamın fit vücudunu gördükçe çok özeniyorum ve devam edersem neden olmasın diyorum:)

Mutluluk, kendinden bir parça olan bebeğini hissettiğinde gülümsemektir.

10 Temmuz 2012 Salı

21. Hafta :)

   Zaman çok hızlı geçiyor, günden güne büyüyen karnımı hayranlıkla seyrediyorum. Hamileliğin yarattığı muhteşem değişime beğenen var mı?
 
Şimdiye kadar çevremde bu kadar yakından takip edebileceğim bir hamile olmadığı için bu dönem bana çok güzel geliyor. Hiç gelmeyecek sandığım 20'li haftalara girdiğim içinde biraz üzülüyorum sanki. Yolu yarıladım artık. Zaten zamanda hızlı geçiyor, göz açıp kapayıncaya kadar
kızımı kucağıma alacağım belli ki:)

   Bu hafta kızım daha bir hareketlendi. Bazen az hareket ettiğinde endişelendiğim bile oluyor, ama biliyorum ki yaptığı her hareket aslında onun için bir egzersiz ve yorulması da çok normal:) Bebeğim yaptığı bu hareketlerle kendini, kaslarını dış dünyaya hazırlamaya başlıyor:)

   Birde bu haftadan itibaren daha sık hıçkırmaya başlıyormuş ve bunu hissedebilirmişiz, ben henüz bu ayrımı yapamıyorum. Umarım ileri ki haftalarda bu ayrımında tadını çıkarabilirim:)

9 Temmuz 2012 Pazartesi

Hamilelik ve Pilates :)


      Bıkmadan, yorulmadan en önemlisi bir hevesle devam ettiğim pilatesime bu hafta da koşa koşa gittim. Ayla hoca eşiliğinde her seferinde farklı hareketler yaparak pilatesin aslında ne kadar fazla kası harekete geçirdiğini fark ettim. Sürekli tekrarlanan hareketler yok. Hep farklı ve kaslarımı ağrıtmadan yapılan bu hareketler beni çok  mutlu ediyor:)

   Ben ne kadar çook hareket var dedikçe eğitmenimin "hamile pilatesi olduğu için hareketlerimiz kısıtlı aslında" diyor. O yüzden doğumdan sonra da heyecanla mat pilatesine başlayacağım günü bekliyorum.

 http://www.mayladanspilates.com/

Adresi sizinle tekrar paylaşıyorum. Artık hayatımın vazgeçilmez bir parçası olan pilatesin sizler içinde çok faydalı olacağını düşünüyorum:)

7 Temmuz 2012 Cumartesi

20. Hafta :)

    Eskiden haftasonu geldiğinde 10-11.00 den önce kalmazdım. Ama şimdi hele de  doktora gideceğim haftalar gözüme uyku girmiyor. Heyecandan uyuyamıyorum.
Kızımı görmeye gidiyorum:)
Nasıl oldu acaba? doktor ne diyecek? gibi bir sürü sorular da kafamda uçuşuyor.

    Bu arada bu hafta canım inanılmaz derecede haşlanmış mısır çekti. Ama öyle böyle değil. İnsan bulamayınca ağlar mı? ben ağladım. 2 çarşıya gidip geldim, yok yok... Ben sürekli sorunca manav sahibi de "ben sana bulacağım, yarın akşam gel" dedi. Hevesle iş yerinde mesainin bitmesini bekledim. Akşam olup ta manava gittiğim de hüsrana uğradım. Bulamamıştı :(

   İçindeki istek o kadar büyüyordu ki nerede olabileceğine dair tüm olasılıkları düşünmeye başladım. Aklıma bizim oradaki park geldi. Çocukların olduğu yerde kesin vardır diyerek bir konu parka gittim. Aslında yanılmamıştım. Ama şansıma mısırcı o gün gelmemişti :( iki gündür bastırdığım duygular patlak verdi ve ağlamaya başladım. İmdadıma eşim yetişti. işten yeni gelen eşim ağladığı görünce ben sana bulacağım deyip markete gitti.

   veeeeeeeeeee elimde 3 kutu konserve mısırla geldi:) hiç aklıma gelmişti. Hemen mısırı biraz haşladı ve bir kase ile bana sundu :) tam iki kase yedim ve isteğimi bastırmama yetti :) isteyipte kavuşabilmek harika garika bir duygu:)

5 Temmuz 2012 Perşembe

Hamileliğin Farkındalıkları:)


       Hayatımın en güzel ve en özel dönemini yaşıyorum. Ara ara bulantılarım devam etse de insanların gülümseyen yüzlerle bana bakması, hamileliğin çok yakıştığını söylemeleri ve bir yerde beklerken  "siz hamilesiniz" diyip sıra vermeleri harika bir duygu.
        Ne yalan söyleyim böyle durumlar beni çok şımartmaya başaldı. Genelde hep gülen biriyim üstüne birde bu şımarlalarımında etkisiyle bu aralar daha bir mutlu mutlu dolaşıyorum :)